10 Temmuz Basın Açıklaması
TÜRK HUKUKÇU KADINLAR DERNEĞİ BASIN AÇIKLAMASI
Çocuğa yönelik istismar suçlarında Somut Delil Şartı; mağdur olan Çocukları değil Saldırganı Koruyacak bir Düzenlemedir.
4. Yargı Paketi düzenlemesi ile, katalog suçlara somut delil şartı getirilmesi diğer suçlar söz konusu olduğunda olumlu bir adım olarak görülebilir ancak çocuğa yönelik cinsel istismar ve saldırı suçlarında saldırganı korumaya yönelik bir önlem haline gelmiştir. Çocuğa yönelik istismar suçlarında dünyada 3.sırada olduğumuz da dikkate alındığında, çocukların cinsel saldırıya uğradığını anlamasının uzun zaman aldığı ve ne yaşadığını bile anlayamadığı olaylarda somut delil aranması şartı kabul edilemez.
Bir çok olayda somut delillerin çocuk tarafından elde edilmesi mümkün olmamaktadır. Zira bu durumdaki çocuk çok korkabilmekte, tehdit ediliyor olabilmekte ve istismarcısı ile aynı ortamda yaşamak durumunda kalabilmektedir. Bu kanun değişikliği ile çocuklara yönelik cinsel istismar suçlarından dolayı herhangi bir tutuklama yapılması neredeyse imkansız hale gelmiş olduğundan , cinsel istismara uğrayan çocuk ile şikayet ettiği kişi yargılama sonuna kadar aynı ortamda yaşamak zorunda kalacaktır. Bu da çocukların şikayet yoluna gitmelerini engelleyecek bir olgudur. Birleşmiş Milletler Çocuk hakları Sözleşmesine göre “çocuğun üstün yararı” herşeyden önce gelir ve Sosyal devletin görevi saldırganları koruyucu önlemleri almak değildir.
Biz biliyoruz ki cinsel istismar vakaları dört duvar arasında kimsenin gör(e)meyeceği ortamlarda cereyan eder ve çocuklar çoğunlukla korumasız alanlarda yakınları tarafından istismara uğrarlar. Yapılan düzenleme ile istismara maruz kalmış çocukların mağduriyetinin artacağı açık seçik ortadadır. Tüm bu nedenlerle mağduriyetlerin artması beklenilmeden Çocuğa yönelik istismar suçlarında Somut Delil Şartından vaz geçilmesi gerektiği hususunu kamu oyu ile paylaşıyoruz.
